Çevrimdışı
- 2 Nis 2021
- 37
- 131
- 39
- Cinsiyetiniz nedir?
- Bay
Forumu sanırım 1-1,5 yıldır takip ediyorum. Daha önce 2 birlikteliğim olmuştu fakat ilk yorumum bu olmalıydı.
Minilissa ile görüşme zamanından 3-4 gün önce iletişime geçtik. İçten ve samimi bir şekilde; ne zaman, nerede görüşeceğimizi netleştirdikten sonra iyice heyecanlanmıştım. Biriyle görüşmeyeli uzun zaman olmuştu ve yazdıkları bile sanki biriyle flört halindeymişim gibi hissettirdi. Çok naif, çok karakterli güzel bir kalbi var, çiçek gibi
Gün gelmişti ve ben otele erken gitmiştim. Bir yandan işlerim halletmeye çalışsam da aklımda onun kapıdan girişinin hayali geçiyordu. Sanki 15 yıl daha genç ve ilk kez flörtümle bir gün geçirecek gibi hissetmiştim. Uzun zamandır pandemi sebebiyle eve kapanan biri olarak her şeyi geride bırakmış ve tatile gelmişim gibi hissettim. İşlerden ve kaostan uzak gibiydim. Sonra o an geldi. Kapı çaldı ve tam hayal ettiğim gibi naif, harika bir vücut, harika bir yüz, dudak ve gözlerle karşımda duruyordu. Elim ayağım birbirine dolaşmış olabilir bu süreçte. Heyecanımı biraz olsun bastırmanın yolu bir temastı. O kadar güzel bir şekilde sarıldı ki derin bir nefes alıp kendime gelmeye başladım. Bir kız arkadaşımla buluşur gibi masa hazırlamıştım ve güzel bir blush bize eşlik edecekti bu akşam.
Dakikalar geçtikçe birbirimizi daha iyi tanımaya başladık. Benzer yönlerimizin olması hoşuma gitti. (Yo takıntı demeyelim, yönlerimiz diyelim
) Uzun uzun konuştuk her şeyden. Bir ara gün batımı için terasa çıktık. Çok güzel bir andı.
Bıraksak uzun uzun konuşacak halimiz olsa da koltukta birbirimize sarılmaya ve öpüşmeye başladık. Çok huzurluydu. Daha sonra da kaldırıp yavaşça yatağa bıraktım çiçeği nazikçe. Uzun uzun öpüşmeyi seviyor olmasını sevdim. Sevişirken yüzünün aldığı mimikleri seyretmek harikaydı. Gözlerinin içine bakmak. Nefesini hissetmek harikaydı. Ama tabii ki kirli kader ağlarını örmüş akrep ve yelkovan birbirlerini kovalamakla meşgullerdi. Saat geç olmuş neredeyse yasaklar başlamak üzereydi.
Dudaklarının mı yoksa şarabının etkisi miydi bilmem. Bir aptala dönmüş gibi uğurladım onu kapıdan.
Sonrası romantik komedi filmi gibiydi. Ben boxerla kapıda onu uğurlarken (çok sıcaktı sormayın), o ise çıkışı bulmaya çalışıyordu bir oraya bir buraya derken yerdeki tabakların üstüne basarak koridoru inletti. Şaşkın küçük bir kedi gibi 
hala kapıyı bulamamıştı. Neyse ki tüm odalara tek tek girmeden çıkışı bularak asansöre yöneldi .
Gittiğinde dudaklarım, nefesim hala onun parfümü kokuyordu. Yastığa bıraktığı kokusuyla sanki yeni gitmemiş gibi hala onu hayal ediyordum.
Başta naifliğin, sevecenliğin, güzel bakan gözlerin ve sohbetin için çok teşekkür ederim.
Sevgiyle kal lütfen. Umarım tekrar görüşme imkanı yakalayabiliriz.
Minilissa ile görüşme zamanından 3-4 gün önce iletişime geçtik. İçten ve samimi bir şekilde; ne zaman, nerede görüşeceğimizi netleştirdikten sonra iyice heyecanlanmıştım. Biriyle görüşmeyeli uzun zaman olmuştu ve yazdıkları bile sanki biriyle flört halindeymişim gibi hissettirdi. Çok naif, çok karakterli güzel bir kalbi var, çiçek gibi
Gün gelmişti ve ben otele erken gitmiştim. Bir yandan işlerim halletmeye çalışsam da aklımda onun kapıdan girişinin hayali geçiyordu. Sanki 15 yıl daha genç ve ilk kez flörtümle bir gün geçirecek gibi hissetmiştim. Uzun zamandır pandemi sebebiyle eve kapanan biri olarak her şeyi geride bırakmış ve tatile gelmişim gibi hissettim. İşlerden ve kaostan uzak gibiydim. Sonra o an geldi. Kapı çaldı ve tam hayal ettiğim gibi naif, harika bir vücut, harika bir yüz, dudak ve gözlerle karşımda duruyordu. Elim ayağım birbirine dolaşmış olabilir bu süreçte. Heyecanımı biraz olsun bastırmanın yolu bir temastı. O kadar güzel bir şekilde sarıldı ki derin bir nefes alıp kendime gelmeye başladım. Bir kız arkadaşımla buluşur gibi masa hazırlamıştım ve güzel bir blush bize eşlik edecekti bu akşam.
Dakikalar geçtikçe birbirimizi daha iyi tanımaya başladık. Benzer yönlerimizin olması hoşuma gitti. (Yo takıntı demeyelim, yönlerimiz diyelim
) Uzun uzun konuştuk her şeyden. Bir ara gün batımı için terasa çıktık. Çok güzel bir andı. Bıraksak uzun uzun konuşacak halimiz olsa da koltukta birbirimize sarılmaya ve öpüşmeye başladık. Çok huzurluydu. Daha sonra da kaldırıp yavaşça yatağa bıraktım çiçeği
nazikçe. Uzun uzun öpüşmeyi seviyor olmasını sevdim. Sevişirken yüzünün aldığı mimikleri seyretmek harikaydı. Gözlerinin içine bakmak. Nefesini hissetmek harikaydı. Ama tabii ki kirli kader ağlarını örmüş akrep ve yelkovan birbirlerini kovalamakla meşgullerdi. Saat geç olmuş neredeyse yasaklar başlamak üzereydi.Dudaklarının mı yoksa şarabının etkisi miydi bilmem. Bir aptala dönmüş gibi uğurladım onu kapıdan.
Sonrası romantik komedi filmi gibiydi. Ben boxerla kapıda onu uğurlarken (çok sıcaktı sormayın), o ise çıkışı bulmaya çalışıyordu
bir oraya bir buraya derken yerdeki tabakların üstüne basarak koridoru inletti. Şaşkın küçük bir kedi gibi hala kapıyı bulamamıştı. Neyse ki tüm odalara tek tek girmeden çıkışı bularak asansöre yöneldi .Gittiğinde dudaklarım, nefesim hala onun parfümü kokuyordu. Yastığa bıraktığı kokusuyla sanki yeni gitmemiş gibi hala onu hayal ediyordum.
Başta naifliğin, sevecenliğin, güzel bakan gözlerin ve sohbetin için çok teşekkür ederim.
Sevgiyle kal lütfen. Umarım tekrar görüşme imkanı yakalayabiliriz.
Seni tanımak çok güzeldi,tekrar görüşmek dileğiyle..
