Çevrimdışı
- 9 Ara 2021
- 1,122
- 1,988
- Cinsiyetiniz nedir?
- Bay
Dikkat. Bu paylaşımdaki karakterler ve olayların gerçek kişi ve kurumlarla ilgisi yoktur. Kendilerini Minilissa ve Crimson olarak tanıtan iki oyuncu tarafından sahnelenmiştir.
Ben :
Bayılıyorsun böyle yazmaya. Özellikle seni anlayacağını düşündüğün bir hatunla görüşmüşsen abuk subuk yazmaktan keyif aldığını bile söyleyebiliriz. Ne olur sende normal yazsan ya da hiç yazma belki de. Bu paylaşımlarının aynı kendin gibi bir kalıcılığı olmadığını biliyorsun. Bir kişinin önündeki Del tuşu kadar değeri var tüm bunların.
Tüm bu güzel kadınlarla, tüm bu zeki kadınlarla yaşadıkların, tüm bu yazdıkların Blade Runner’da Roy Batty karakterinin söylediği gibi zaman içinde yok olup gidecek tıpkı yağmurdaki gözyaşları gibi…
Yine de içinde yaşama dair umut olduğu için yazmak, kaydetmek istiyorsun. O zaman duyularına konsantre ol, gördüklerini hatırlamaya çalış ve başla.
Sen :
Benden kaynaklı sebeplerle zar zor ulaşabildiğim kapını açtığında seni daha önce görmüş olmama rağmen güzelliğinle beni yine şaşırtmayı başardın. Erkekleri başka bir boyuta taşıma konusunda gerçekten iyisin. Kapıdan girdiğimde daha önce sevdiğimi söylediğim şarkıyı çalmalar, daha ilk saniyeden göze, kulağa hitap etmeler. Saçlarının kokusunu, teninin sıcaklığını, dudaklarının ıslaklığını saymıyorum onlara daha sonra tekrar geleceğiz tabi yazarken dikkatimi kaybetmezsem.
Başkalarını bilmem ama ben evine girdiğimde kendimi dünyadan soyutlanmış başka bir yerde hissediyorum. Madem bu sefer filmlerle başladık oradan devam edelim.
Matrix filmine benzetiyorum seninle yaşadığım deneyimi. Evine girdiğim anda Matrix’e girmiş gibiyim. Sanki her şey bana özel, benim için tasarlanmış gibi.
Bu filmde ben kim miyim? Bir Keanu Reeves değilim ama kendi filmimin kahramanıyım. Herkes kendi filminin kahramanı değil mi?
Peki Minilissa kim? Trinity değil hayır. Bence Monica Bellucci’nin canlandırdığı, adını Yunan mitolojisinden alan Persephone olmalı.
İlk kucaklaşmadan sonra salonda oturup kahvelerimizi içerken seni izledim. Görüşmeyeli ne yaptın? Ne yaptım? Konuşurken dikkatini bana vermeni, gözlerini benden ayırmadığını gözlemliyorum ve karşındaki insana duyduğun saygıyı farkediyorum. Bunun için teşekkür etmeyi unutmuş olabilirim. Teşekkürler.
İzninle filme biraz Jump Cut yapıp sahneleri ilerletelim. Hatta bir sonraki sahnede kamerayı Close-Up kullanalım.
Biz :
Ben duştan çıkmış, sen üzerinde varlığı ve yokluğu belli olmayan kıyafetlerle yatak odasında öpüşüyoruz. Neo ve Persephone öpüşmesi gibi ama ilki gibi yalancı olanından değil ikincisinden. Hatta onun 10-20 defa tekrarından. Sana dudaklarının bu sahnedeki Monica Belluci dudaklarına benzediğini söyleyen oldu mu?
Tabi Neo’dan farklı olarak seni daha fazla keşfetmiş olabilirim. Boynunu, kulaklarını dudaklarımla, vücudunu ellerimle. Sonra yatağa oturdum ve minyon bir kızın keyfini göğüslerini öperek çıkarmaya başladım. Arkanı dönerek bana müthiş kalçalarında önce görsel bir ziyafet çektikten sonra kucağıma oturuyorsun.
Senin gibi bir tanrıçaya hemen oracıkta sahip olmamak için kendimle nasıl mücadele ettiğimi fark edip içinden gülmüş olmalısın. Sanırım bu testten başarıyla çıkabildim.
Kulağına seni tatmak istediğimi söylediğimde ikimizinde yüzünde aynı anda beliren o hınzır gülüş çok keyifliydi. Bana izin verdiğin için teşekkür ediyorum. Benim çok zevk aldığım bir deneyimdi umarım sende hoşlandın. Bir kez daha tüm duyularımla seni keşfetmeyi çok istiyordum.
Sonrası evet biraz daha benim için klasik sayılabilecek hafif masaj, hafif sevmeler eşliğinde birliktelikler. Bilmiyorum birliktelik sözü ne kadar anlatabilir yaşadıklarımı. Muhtemelen 1-2 kg su kaybı, beynimin artık neredeyse çalışmıyor oluşu gibi detaylar var. Yine bir duş, ufak bir kahve molası ve Matrix’e bir sonraki bağlantı için akılda planlar yapılarak çıkış.
Bu paylaşımın çekimleri sırasında hiçbir hayvana zarar verilmemiştir.
Oyuncular :
Minilissa
Crimson
Ben :
Bayılıyorsun böyle yazmaya. Özellikle seni anlayacağını düşündüğün bir hatunla görüşmüşsen abuk subuk yazmaktan keyif aldığını bile söyleyebiliriz. Ne olur sende normal yazsan ya da hiç yazma belki de. Bu paylaşımlarının aynı kendin gibi bir kalıcılığı olmadığını biliyorsun. Bir kişinin önündeki Del tuşu kadar değeri var tüm bunların.
Tüm bu güzel kadınlarla, tüm bu zeki kadınlarla yaşadıkların, tüm bu yazdıkların Blade Runner’da Roy Batty karakterinin söylediği gibi zaman içinde yok olup gidecek tıpkı yağmurdaki gözyaşları gibi…
Yine de içinde yaşama dair umut olduğu için yazmak, kaydetmek istiyorsun. O zaman duyularına konsantre ol, gördüklerini hatırlamaya çalış ve başla.
Sen :
Benden kaynaklı sebeplerle zar zor ulaşabildiğim kapını açtığında seni daha önce görmüş olmama rağmen güzelliğinle beni yine şaşırtmayı başardın. Erkekleri başka bir boyuta taşıma konusunda gerçekten iyisin. Kapıdan girdiğimde daha önce sevdiğimi söylediğim şarkıyı çalmalar, daha ilk saniyeden göze, kulağa hitap etmeler. Saçlarının kokusunu, teninin sıcaklığını, dudaklarının ıslaklığını saymıyorum onlara daha sonra tekrar geleceğiz tabi yazarken dikkatimi kaybetmezsem.
Başkalarını bilmem ama ben evine girdiğimde kendimi dünyadan soyutlanmış başka bir yerde hissediyorum. Madem bu sefer filmlerle başladık oradan devam edelim.
Matrix filmine benzetiyorum seninle yaşadığım deneyimi. Evine girdiğim anda Matrix’e girmiş gibiyim. Sanki her şey bana özel, benim için tasarlanmış gibi.
Bu filmde ben kim miyim? Bir Keanu Reeves değilim ama kendi filmimin kahramanıyım. Herkes kendi filminin kahramanı değil mi?
Peki Minilissa kim? Trinity değil hayır. Bence Monica Bellucci’nin canlandırdığı, adını Yunan mitolojisinden alan Persephone olmalı.
İlk kucaklaşmadan sonra salonda oturup kahvelerimizi içerken seni izledim. Görüşmeyeli ne yaptın? Ne yaptım? Konuşurken dikkatini bana vermeni, gözlerini benden ayırmadığını gözlemliyorum ve karşındaki insana duyduğun saygıyı farkediyorum. Bunun için teşekkür etmeyi unutmuş olabilirim. Teşekkürler.
İzninle filme biraz Jump Cut yapıp sahneleri ilerletelim. Hatta bir sonraki sahnede kamerayı Close-Up kullanalım.
Biz :
Ben duştan çıkmış, sen üzerinde varlığı ve yokluğu belli olmayan kıyafetlerle yatak odasında öpüşüyoruz. Neo ve Persephone öpüşmesi gibi ama ilki gibi yalancı olanından değil ikincisinden. Hatta onun 10-20 defa tekrarından. Sana dudaklarının bu sahnedeki Monica Belluci dudaklarına benzediğini söyleyen oldu mu?
Tabi Neo’dan farklı olarak seni daha fazla keşfetmiş olabilirim. Boynunu, kulaklarını dudaklarımla, vücudunu ellerimle. Sonra yatağa oturdum ve minyon bir kızın keyfini göğüslerini öperek çıkarmaya başladım. Arkanı dönerek bana müthiş kalçalarında önce görsel bir ziyafet çektikten sonra kucağıma oturuyorsun.
Senin gibi bir tanrıçaya hemen oracıkta sahip olmamak için kendimle nasıl mücadele ettiğimi fark edip içinden gülmüş olmalısın. Sanırım bu testten başarıyla çıkabildim.
Kulağına seni tatmak istediğimi söylediğimde ikimizinde yüzünde aynı anda beliren o hınzır gülüş çok keyifliydi. Bana izin verdiğin için teşekkür ediyorum. Benim çok zevk aldığım bir deneyimdi umarım sende hoşlandın. Bir kez daha tüm duyularımla seni keşfetmeyi çok istiyordum.
Sonrası evet biraz daha benim için klasik sayılabilecek hafif masaj, hafif sevmeler eşliğinde birliktelikler. Bilmiyorum birliktelik sözü ne kadar anlatabilir yaşadıklarımı. Muhtemelen 1-2 kg su kaybı, beynimin artık neredeyse çalışmıyor oluşu gibi detaylar var. Yine bir duş, ufak bir kahve molası ve Matrix’e bir sonraki bağlantı için akılda planlar yapılarak çıkış.
Bu paylaşımın çekimleri sırasında hiçbir hayvana zarar verilmemiştir.
Oyuncular :
Minilissa
Crimson
White rabbit'in flamboyant dünyasını sık sık ziyaret etmen dileğiyle. Kim takar kırmızı hapı, follow the white rabbit 
️